29 Oca 2009

Aşk hayatımı paylaşıma açtım..

29 Oca 2009

şş okuyucu.. duyuyormusun beni.. blogumu kötü amaçlarıma alet edebilir miyim? hatta sizden de yardım isteyebilir miyim..

off ki ne off.. kafam karışık be okuyucu.. iki ucu pis bir değneği aldım elime, bir taraf muzurluğuma hitap ediyor hadi diyorum eğlenceli olacak, e bu durum benim bünyede yanlış olduğunu bildiğim şeyler için bile acaip kaşıntı yapar.. sonunda büyük ihtimalle ah ulen keşke yapmasaydım dediğim bi halde kalakalırım ama o onda çok eğlenmişimdir bir güne kalmaz unuturum.. Diğer tarafı ise inadıma hitap ediyor, yapma diyorum anlasın eşşek, bilirsin kurar kafasında, düşünsün dursun işte diyor e bu da bende kaşıntı yapıyor.. uyuz it gibi debelenip duruyorum son bir kaç saattir.

şimdi tabi sende oturdun orda ne diyor ki bu diyorsun.. dur dur meraklanma anlatacam hepsini en baştan..

benim bu kel,göbekli üstelikde gözlüklü, odunumsu sevgilim var ya; ara ara laf arasına sokuşturduğum, yeğeninin doğumgünü için teyyy nerelerden , teyyy nerelere gidiyor.. Yarın takvimlerden fırlamış, suratına özenle çizilmişcesine güzel gülümseyen bu gerçek mi porselen bebek mi dediğim ufaklığımızın ilk doğumgünü..

En son kurban bayramında beraberdik.. o ailesi ve ben.. o zaten tatilde ailenin yanındaydı, e benimde orada akrabalarım olunca ben de bayramı geçirme bahanesiyle gittim aileyle tanıştım, aynı şehrin havasını soluduğumuz 5 günün 4 gününü maaile kafamızdan saadet bocalanarak geçirdik.

E bizim ilişki durumumuz onun ailesince onaylanıyor ve hadi artık uzatmayın deniyor.. Benimkilerde kimdir, nedir, necidir biliyor, sonucu beklenen durumların akıbetine göre bir zamanda tanışacaklar diye bekleniyor..

Ama benim sevgilim, "ya aşkım, şimdi sen okulla, işle uğraşıyorsun orda, e bende burda işle uğraşıyorum,bizimkiler zaten boş gıyabımızda söz - möz olaylarını halletseler bizde rahat etsek olmaz mı?" diyecek kadar tembel olunca, beyfendi benim sülalemden sadece kuzenimle ayak üstü bi tanışmış olduğundan "ciddi" olarak algılanmıyor ebeveynlerimce.. işin acı yani haksız da değiller :)

bu doğumgünü konusunda ise geçtiğimiz günlerde bana da gelip gelmeyeceğimi sordu. önce hık mık ettim, belki dedim, bugün itibariyle ise kesin olarak gelemem dedim..

beni bayramdan beri, aileyi ise bayramdan 1-2 hafta kadar sonrasından beri görmüyor.. yeğenine tapar biliyorum.. Ankarada kalmadan gidecek ve ankaraya gelmeden de geri dönecek yaşadığı şehire..

bugün ona ailece kutlayın işte çocuğun ilk doğumgünü dedim.. E öyle yapacaz zaten, sen nesin aileden değilmisin dedi.. kalakaldım.. abuk sabuk cümle parçacıkları ağzımdan çıkmakla kalmak arasında gitti geldi.. şu anda aileden falan değilim, geriliyorum ya, ailen derse ya bunun ne işi var şimdi diye şeklinde geveledim..

bu inat tarafım.. çünkü hala ailemle şahsen tanışmadı,uzaktan birbirlerinin varlığını bilip öylece uzak kalmaya devam ediyorlar..bunca zamandır bir tarafını zora sokacak tek bir harekette bile bulunmadı. tüm ayarlamaları her zaman orta noktada buluşalım halinde yaptı.. hala da öyle yapıyor..kızıyorum bu hallerine hemde çok kızıyorum.. kendimi değerli hissettirsin, yanımdayken beni sevdiğini anlıyorum bir şekilde ama uzaktayken de en ufak bir çabasını göreyim diyorum.. sonra yapsın bana evleneceğim kadın muamelesini..çokmu şimdi bu istediğim..

ama muzur tarafım rahat durmuyor.. yolculuk edeceği otobüs firmasını arayıp, adını verip kaç numaralı koltukta oturduğunu, aracın saat kaçta Ankara'da olacağını ve yanında ki koltuğun boş olup olmadığı öğrenip yer ayırttırıyor :$

bu minvalde okuyucu, ya yediği haltları anlasın daha fazla incelik beklemesin benden diyorum, ya da sabah 5,30 da AŞTİ de olup araba terminalden çıkmadan yanında ki koltuğa oturayım diyorum..

of ulen of okuyucu.. şimdi ben ne halt edecem.. bi fikir versen olmaz mı?

 
Mantıklı Deli © 2008. Design by Pocket